İnsanın her anı ölüm için uygun olduğuna göre her an aynı zamanda güzel ameller için de ‘tam zamanı’dır. Hiçbir an, hiçbir amel için ertelenebilir zaman değildir. İblis’i elinde hançeriyle beklemek yerine ertelemekte sakınca görmediğimiz iyi işlerden sonra o İblis’i arayabiliriz. Allah’ın razı olacağı her iş ve bütün salih ameller tüm zamanların işidir.
‘Bu işten Allah razı olur’ diyebileceğimiz bir işi ertelerken ağır bir yanlış yapıldığını bilmek gerekiyor. İnsan olarak yapmamız gereken her iş için de bunu söyleyebiliriz. Mü’min insan olarak giymemiz gereken bir kıyafetten söylememiz gereken bir söze kadar üzerimize görev olan işlere ve sözlere bu mantıkla bakarak hayatı israf etmekten kurtarmış oluruz. Ne meşgul olmak ne gençlik bir özür olamaz. Yaşadığımız hayat olduğu gibi imtihanımızdır. Bir dakikasını bile ihmal edemez, bir tek işi bile erteleyemeyiz.
Dakikaların hesabını yapamayanların ömür hesabında başarılı olmaları mümkün değildir. Yaşadığı anı ihmal edenler, büyük birikimlerin ezdiği bir ömür yaşarlar. Güzel bir tebessüm, latif bir söz, bir adım yol almak, bir satır yazı okumak, bir sünnet ihya etmek, bir tek zikir yapmak ve ibadet mantığı ile yapılabilecek tek bir iş her ne ise o, bu hassasiyet dairesinin içinde kalır. Dün ertelenmiş küçük bir iş bugünkü kaosun nedeni olabilir. Bugün ertelenecek gerekli bir söz, okunması gereken bir kitap da yarın için kaos nedeni olacaktır.
Mü’min insanın hayata, ölüme ve imtihana bakışı bellidir. Her an ölüm için uygun bir andır. Bütün yaşlar ölüm yaşıdır. Ölüm de ömrün hesabını vermeye gidişin adıdır. Ölümden sonrası için bir iş yapma fırsatı olmayacaktır. Buna göre mü’min için bütün fırsatlar ‘son fırsat’ durumundadır. Her namaz son namazdır, her oruç son oruçtur. Her selam son selamdır. Her zikir son zikirdir. Bugünden sonraya ertelenebilecek bir amelimiz asla yoktur.
Özellikle mü’min gençler, gençlikleri üzerinden sonraya ertelediklerinin hasretini çekeceklerdir. Gençlik yaşları, ibadetler başta olmak üzere her şeyin tam zamanı durumundadır. Kitap okumanın, ilim sahibi olmanın vakti gençliktir. Mükemmel bir namaz zevki ile yaşamak için en münasip zaman da o zamandır. Cihat gencin işidir. Oruç onun işidir. Zikir onun işidir. Tefekkür onun işidir. Şecaat ona yaraşır. Ahlâk onun üzerinde pek güzel durur. Sabır onun sabrıdır. Gencin bütün çeşitleri ile sabrı kuşanması imanın üzerinde açmış güzel bir çiçek gibi durur adeta. Gencin günlüğünde iffet ve hayâ en güzel yerinde duran bir çiçek gibidir. Gençlik bütün faziletlerin en iyi zamanıdır. İbadetten okumaya, ticaretten seyahate kadar genç, tam bir zamanlama ve tam bir kişi seçmenin adını yansıtır.
Genç adam,
Peygamber aleyhisselama ümmet olmanın ve onun davasını taşımanın zamanındasın, kıymetini bil ve ona göre yol al. Vakit geçirme. Yarın asla bugünkünden daha iyi olmayacak senin için.
İlim öğrenmek, âlim olmak veya âlimlerle beraberlik için de en münasip zamandasın. Gözün görür, kulağın duyar zamanında iken ilme sarıl.
Mücahit olmak için de böyle bir fırsatın bir daha olmayabilir. Yarın kendi sıkıntıları ile gelecek ve asla bugünkü kadar rahat bırakmayacak seni. Fırsatı bil, iyi değerlendir.
Bugün kulluk için en güzel zamandır. Fırsat bu fırsattır. Hiçbir anı kaçırma. Fırsat kaçıranlarla beraber olma. Yarın üzüleceğin şeyleri bugün yapma ki zamanını değerlendirmeye muvaffak olmuş olasın. Şükür için de en güzel zamanlarını yaşıyorsun. Mü’min olduğuna, mü’minlerle beraberliğine şükret. O şükrün de eylem şükrü olsun, e mi?